26 Şubat 2015 Perşembe

15. Yıl Seremonisi

özlüyorum. Öyle çok özlüyorum ki baba... hiç farketmiyorsun belki orada sol yanın sızlarken benim burada nefes alamadığımı. Bu pervasızlık seni neden alıkoydu ki bu kadar... beni görmeyecek kadar ne kör etti ki gözlerini. Ben küçücüktüm be baba. 4 yaş çok erken dünyanın gerçekleriyle yüzleşmek için. Taşıyamıyorum baba yardım et. hiç mi duymadın sesimi. Hiç mi ıslanmadı yüzün ben ağlarken. Mesafeler mi ayırdı bizi bir kez daha düşün? Baba ben çok özlüyorum seni. Her baba kelimesinde, her sevgi sözcüğünde, her yanlışımda, her korunmaya ihtiyaç duyduğumda. Baba kelimesi bana nasi dokunuyor hiç bilmiyorsun bile. içimin nasıl acıdığını görmüyorsun. Anlıyorum baba ben her şeyi inan anlıyorum. Hep anladım da zaten. Ama çok yük taşımaktan kısa kaldı boyum. güçsüz kaldı bileklerim. Baba ben yoruldum. Omzuna çıkıp eğlenme yaşlarım çabuk bitti biliyorum. Ama hayat çok acımasız be baba... ben hiç sana yaslanamadım huzurla. Sen görmedin hiç beni. Hiç taşıyacak gücü bulamadın kendinde. Merak etme artık koca kız oldum duruyorum kendi ayaklarımın üstünde. Ama seni çok özlediğimi sen hiç bilmeyecek olsan da söylemek istedim henüz dolmadan vademiz...